10.Hafta kitap bölüm özeti:

9. Bölüm kitap özeti:

                                                    METİN VE TÜRLERİ:

Metin:

Anlatım bütünlüğü bulunan her şey metindir. Sözlü ya da yazılı olarak üretilebilir. Anlam bütünlüğü arz eder ve iletişim amacı taşır.

Metin Türleri Nelerdir?

Metin Türleri/ Tipleri

Farklı tasnifleri mevcuttur. Kurmaca ve bilgi vermeye dayanan metin türleri vardır.

Yazarın metin Yazmadaki Amacı:

Metinler yazarın niyetine göre açığa çıkar. Niyetleri arasında bir öykü anlatmak, betimleme yapmak, bilgi vermek, bir şeyleri kanıtlamak ya da eleştirme olabilir. Beş metin türü vardır: Bilgilendirici, teşvik edici, anlatısal, şiirsel ve oyunsal metinlerdir.

Hikâye edici metinler:

Giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur. Hikâyeler, dil gelişimi için önemlidir. Bu metin türünde okuyucu metin hakkında yorum yapabilir, çözümlemelerde bulunabilir. Hayatla ilişkilendirme söz konusudur.

Bilgi verici metinler:

Tanımlama, kronolojik sıralama, karşılaştırma ve kıyaslama, sebep ve sonuç ilişkisi, problem çözme gibi alt kolları mevcuttur.

Metinsellik Ölçütleri: metnin sıralı ve anlamlı bir mantık kapsamında düzenlenmesi gerekir ve bunu yazar, metinsellik ölçütleri ile yapabilir. Anlamlı bir bütün oluşturmak için metinsellik ölçütlerine ihtiyaç duyulur.

Bağdaşıklık:  Metindeki kelimelerin anlamlı ve tutarlı bir şekilde birbirine bağlanarak bağlantı oluşturmasıdır.

Tutarlılık: Yazarın metinde savunduğu görüşte, fikirlerinde tutarlı olması ve metnin genelinde bir bütünlük olmasıdır.

Amaçlılık: Yazarın metne dair anlatmak istedikleridir, bir amaç doğrultusunda metni kaleme almasıdır.

İkna Edicilik: Yazarın anlatmak istediklerini hedef kitleye deliller ile kanıtlamasıdır.

Bilgilendiricilik: Metni devamlılığı için yeni ve eski bilgiler arasında köprü kurarak aktarımda bulunmaktır.

Duruma Uygun Olma: Metnin kapsamına uygunluktur.

Metinlerarasılık: Oluşturulan her metin bir öncekiyle ilişki kurar. Bu durum okuyucunun diğer metinleri de hesaba katarak daha iyi kavramasını sağlar.

Metin öğretiminde başka metinlerden yararlanma: Öğretilenlerin pekiştirilmesi açısından yararlıdır, aynı konu ve temayı işleyen metinlerden yararlanmak.

Metin üretiminde başka metinlerden yararlanma: Okurda uyandıracağı tasarımlara ve çağrışımlara zenginlik sunması açısından önemlidir.

Metin üretiminin genel evreleri: Metin üretimi amaç saptama ile başlayıp söylem tasarımı ile devam eder. Amaca uygun söylem belirlenir. Ardından metnin oluşturulmasına dair düşünce oluşturma evresi tamamlanır. Bu evrede içerik şeması ve önermeler yapılır.  Kavram ağı evresinde ise birbiriyle uyumlu kavramlar arası bağıntı kurularak bir ağı kurulur. Dilsel göstergeleri seçme aşamasında da kavramlara uygun sözcükler seçilerek metin düzeyinde dilsel kodlama aşamasına geçilir ve yazma aşamasıyla metin evreleri tamamlanır.

Metin türleri: Bilgi verici ve sanatsal içerikli metinler vardır. Hepsinin amacı okura bilgi vermektir ancak konuyu ele alış tarzları birbirinden farklıdır.

Yazılı anlatım türleri/Edebi türler: Yazarken duygu ve düşüncelerin dile getirildiği türlerdir. Bilgiyi ön planda tutan türler, duyguyu ön planda tutan türler ve pratik amaçlı türler vardır.

Yazılış amaçlarına göre metin türleri:

Makale: Düşünceleri açıklamak için yazılır.

Söyleşi: Bir konudaki görüşler sohbet havası eşliğinde dile getirilir.

Günlük: İç dökmek, içindeki duygu yoğunluğunu kâğıda dökmektir.

Öz Geçmiş: Bir kişinin işe alınması için donanımlılığını kâğıda aktarmasıdır.

Kitap Tanıtımı: Burada amaç Bir kitabın neden meydana getirildiği, kitabın nasıl kurulduğu hangi bölümlerde nelerden bahsedildiği, yazarın amaçlarını ve okur için faydalarının kaleme alınmasıdır.

Düşünce değeri olan yazılar:

Haber: Halkı haberdar etmek için kaleme alınan yazılardır. Gazete ve televizyon gibi kitlelere hitap eden kuruluşlarda yayımlanır.

Makale:  Fikirden doğan ve düşünceleri savunmak ya da bilgi vermek amacıyla kaleme alınır. Topluma bilgi verme amacı vardır. İnandırıcı bir şekilde yazılması gerekir. Kelimeler açık bir şekilde yazılır. Anlatılanlar bir sonuca bağlanır. Yazarın tutarlı olması gerekir.

Fıkra: Gazetedeki köşe yazılarındandır. Günlük, toplumsal olaylar ayrıntıya girmeden anlatılır. Kısa ve özdür. Bir düşünceye dayanarak oluşturulur. Günübirlik yazılar olup güncel olaylar üzerine kaleme alınır. Yazar düşüncelerini öz bir şekilde ifade eder ve yalın bir dil tercih eder.

Eleştiri (Tenkit):  Kişisel görüşleri içerir. Düşünce temelli bir yazı türüdür. Bir konunun zayıf ve kuvvetli yönlerini yazarın ortaya koymasıdır. Yazarın yazıyı kendine göre değerlendirerek, yönlendirmesidir. Örneklere dayandırılarak yapılır. Yazar eleştirilerini ölçülü bir şekilde ortaya koyar. Eleştirmen yapıta önyargı ile değil, nesnel bir şekilde yaklaşır. Eleştirinin ilkeleri:

·         Esere dayalıdır.

·         Eleştiri dili ‘bilim dili’ olmalıdır.

·         Eleştirmen, sanatçının başarılı olma ya da olmamasının değerini iyi belirlemelidir.

Deneme:  Yazarın iddiasız bir şekilde bir konu hakkındaki düşüncelerini içtenlikle anlatmasıdır. Yazar duygu ve düşüncelerini samimi bir şekilde aktarır. Herhangi bir konu hakkında yazılabilir. Katı kurallardan yoksun, yazarın özgür olduğu bir yazı türüdür. Deneme yazarı ortaya koyduğu yazı ile dertleşir, ona anlatır, onunla söyleşir. Günübirlik yazılardır. Düşünsel bir planla yazılır.

Söyleşi:  Güncel konular hakkında konuşma havasında yazılmış düşünce yazılarıdır. Belli bir amaç doğrultusunda yapılır ve devrik cümleler sık kullanılır. Düşünsel plana dayanır. Kolay okunan bir yazı türüdür. Yazarın günlük konuşma havasında düşüncelerini sunarken mantık çerçevesinden ayrılmamalıdır. Samimi bir anlatımı vardır. Deyim, atasözü ve fıkralardan yararlanılır.

Röportaj: Araştırma ve gözlem sonucu yazılan gazete yazısıdır. Yazarın konuya inandırıcılık katması için geniş materyaller topladığı bir yazıdır. Öğretici yazı türüdür. Bu yazı türünde bir konuya, olaya veya bilgiye dair her şey okuyucuya onu görüyor gibi, yaşıyormuş gibi bir izlenim verdirerek anlatma sanatıdır. Derin bir gözlem gücü gerekir. Yazar anlattıklarının doğruluğunu belgelerle, fotoğraflarla kanıtlar.

Gezi Yazısı: Gezilen, görülen yerlerin anlatıldığı yazılardır. İyi bir gözlem sonucunda yazılabilen eserlerdir. Çok yönlü bir anlatımı olduğu için kalıpları yoktur. Bir yer tanıtırken o yerin diğer yerlerden farklılıkları öncelikle anlatılmalıdır ve kronolojik bir sıra izlenmelidir. Yazılan gezi yazısının daha önceki yazılmış olanlardan farklı olması gerekir. Yazar anlattıklarının doğruluğunu destekleyici nitelikte materyaller sunmalıdır. Resim gibi görsellere yer verilmelidir.

Anı (Hatıra):  Geçmişte yaşananların anımsanıp yazıya dökülmesidir. Yazar dönemin zihniyetini, yaşantıları toplumsal olayları kendi gözlemlerine bağlı kalarak anlatır. Belli bir dönemin kişisel görüşleri, bir sonraki döneme aktarılmış olur. İnsanoğlunun geçmiş adı verilen belleğine ışık tutar. Kanıt sunmak gibi bir amacı yoktur. Yaşanmışlıklar anlatılır. Gerçek olaylara dayanır. Yazardan samimi ve dürüst olması beklenir.

Günlük (Günce):  Kişinin kendisiyle konuştuğu, dertleştiği yazılardır. Bir günde bir kişiyi kuşatan her şey, bütün duygu ve düşünceler yazılabilir. Günlük yaşamını not eden birçok kişi vardır. Günceler günlük yaşamdan izler taşımalı ve günlük yaşamın kendisi olmalıdır. Kanıtlama yoktur. Yayımlandığı vakit geçmişe ışık tutar. Günce yazma alışkanlığı öğrencilere yazma alışkanlığı kazandırır. Öğrencilerin yazma konusunda donanımlı olmasına katkı sağlar.

Biyografi( Yaşam Öyküsü):

Bazı alanlarda tanınır insanların yaşamlarını, hayat hikâyelerini o kişiyi kuşatan her şeyin yazıldığı yazılardır. Anlatılacak kişiyi yaşadığı dönemin koşullarına göre değerlendirmek gerekir. Ülkeye ve insanlığa faydası dokunan insanların yaşam öyküsünün anlatıldığı yazılardır. İnsanlara ilham vermek ve onlara tecrübelerin anlatılması açısından önemli bir türdür. Düşünseldir. Belgelere dayanır. Yazar objektiftir.

Otobiyografi (Öz Yaşam Öyküsü): Bir yazarın, sanatçının, bilginin, düşünürün kendi yaşam öyküsünü kaleme almasıdır. Kaynak kendisi ve ailedeki büyüklerden edindiği bilgilerdir. Kendi yaşantı ve deneyimlerini aktarır. Benmerkezcilik mevcuttur. Yazarın belleği önemlidir. Birinci kişi ağzından yazılır. Düşünsel olmakla beraber belgelere dayanır.

Sanat Değeri Olan Yazılar:  Şiir ve düzyazı olmak üzere iki türü vardır.

Şiir: Duygu ve düşüncelerin alımlayıcıda estetik duygular oluşturduğu yazılardır. Şiir ile şair kendisini ifade eder. Güzellik, zevk verir.  Şiir esin ile meydana gelir ve düşünsel bir alt yapı gerektirir. Zira dolmadan taşılmaz. Şiir okuyanı alır başka bir ruh ile başka dünyalara taşır. Şiirler anlam yüklü yapılardır.

 Hikâye: Yaşanmışlıkları ya da yaşanabilecekleri anlatır. Kaynağı düşler ve yaşantılardır. İçerik ve kurgu önem arz etmektedir. Hikâyede serim, düğüm ve çözüm bölümleri vardır. Anlatılanlar bu sıra dâhilinde planlı bir şekilde anlatılır. Olaylar bir mantık çerçevesine oturtulur. Yalın bir dil tercih edilir.

Kurmaca Metinlerde Karakter( Kahraman):  öykü ve roman gibi kurgusal yazılarda başından olaylar geçen kişilerdir. Karakter dinamik ve durağan yapılı olabilir.  Kapalı ve açık karakterler mevcuttur.

Roman:  Yaşanmış ya da yaşanabilecek olayların veya durumların zaman mekân ve kişiler ile kurgulandığı yazılardır. Yaşamı yansıtan yazılardır. Kahraman, gözlemci ya da ilahi bakış açısı çerçevesinde kaleme alınır. Olaya dayanır. Gerçek ile ilişiklidir. Roman bir dinamiklik taşımakla beraber tutarlı da olmalıdır. Okuyanı kendi içine çekebilmelidir. Ruhsal çözümlemeler, gözlemler romanın ruhu için önemlidir.

Masal: Olağanüstü bir yerde olağanüstü kişilerin başından geçen sıra dışı olayların anlatıldığı yazılardır. Masalın gerçekliği düşseldir. Çocukların hayal gücünü geliştirici niteliktedir. Bir ders verme amacı vardır ve hep iyiler kazanır. Hayal gücüne önem verilir ve sade bir dil tercih edilir.

Fabl: Kahramanları hayvanlar ve bitkiler olan ders verici niteliğe sahip yazılardır. İnsani özelliklere sahip olmayan canlılara insanı nitelikler verilir ve onlar canlılaştır ılır. Canlılaştırma sanatından yararlanılır. Olaya dayanır. Çocuk edebiyatı için önemli bir yere sahiptir. Eğitici bir niteliğe sahiptir.

Tiyatro: İnsan yaşamının oyuna dönüştürülerek yansıtılmasıdır. Tiyatro söze ve eyleme dayanır. Sahnede oynanmak üzere yazılan esere piyes denir.  En canlı edebi türdür. Bir milleti kültür birikimini yansıtır. Tiyatro eseri yazılır ve sahnede oynanır. Bu bakımdan meşakkatli bir alandır. Tiyatro oyunları konularına göre trajedi, komedi ve dram olmak üzere üçe ayrılır. Tiyatro, olay üzerine kuruludur ve konuşmaya dayanır. Anlatılan olay, dekor, kostüm, aksesuar bir mantık çerçevesi dâhilinde uyum içerinde olmalıdır. Öğretici bir netliği de bulunmaktadır. Oyun yazan bir yazarın derin bir bilgi birikimine ve donanıma ihtiyacı vardır. Tiyatro eseri meydana getirmek oldukça meşakkatlidir.

Yazışmalar: Özel ve resmi yazışmalar olarak ikiye ayrılır.

Dilekçe: Kişinin bir konuda özel veya resmi kurumlara istek veya şikâyetlerini iletmek istediği yazılardır. Kısa, açık ve anlaşılır yazılardır. Dilekçenin sunulacağı kuruma göre bir hitap cümlesi seçilmek önemlidir.

Mektup:  İnsanların haberleşmek için kullandığı yazılardır. Mektup üslubu yazılan kişiye veya kuruma göre değişebilir Özel mektuplarda, insanlar kendisiyle ilgili haber vermek veya biriyle ilgili haber vermek vb. durumlarda kaleme alınır. Resmi mektuplar daha çok dilekçe tarzı yazılardır. İş mektupları da kurum ve kuruluşlardan bili, belge vb. isteme amacıyla yazılır.

BENZERLİK ORANI %2'DİR.

 

 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar